1.Binanızın depreme dayanıklı olup olmadığı dışarıdan gözlemle veya sadece bina projesi incelenerek belirlenemez.
2. Binanızın depreme dayanıklı olup olmadığı sadece zemin etüdü, beton kalitesi testleri, v.b incelemelerle de belirlenemez.
3. Binanızın dayanıklılığı incelenip takviye gerektiği durumlarda da çok zor bir aşama başlar: bina içindeki bazı kolonlar mantolanacaktır, yeni perde duvarlar yaratılabilir; bina içinde uzun sürebilecek bir inşaat dönemi olacaktır ve bu iş te oldukça masraflıdır.
4. Hasar raporu ile depreme dayanıklılık raporu çok farklı şeylerdir. Hasar raporu gerektiğinde sadece gözlemlerle bile verilebilir. Depreme dayanıklılık raporu ise çok farklı birşey olup, bunu herkes veremez ve bu çok zor bir iştir.
5. Deprem sonrası verilen hasar raporu sadece gözlemle binada deprem nedeniyle taşıyıcı elemanlar olan kolon ve kirişlerin hasar görüp görmediğini belirleyebilir. Taşıyıcı elemanları hasar görmemiş veya az hasar görmüş bir binada oturmaya devam edilebilir. Ancak bu o binanın depreme dayanıklı olduğunu göstermez. Daha büyük bir depremde binanın göçmeyeceği veya daha fazla hasar görmeyeceği bilinemez.
6. Depreme dayanıklılık raporu vermek için çok zahmetli ve detaylı bir araştırma ve hesaplama gerekir. Bu kısım detaylıca diğer sayfalarda anlatılmaktadır. Ancak kısa olarak:
- Taşıyıcı elemanların (kolon/kiriş) beton kalitesi belirlenmelidir: tüm elemanlar ölçülemeyeceğinden belli yerlerde numuneler alınarak bir genelleme yapılır.
- Kolon ve kirişlerin içindeki çelik donatı oranları/konumları bilinmelidir: Ancak donatı çap ve konumlarının belirlenmesi de moldukça zor bir iştir. Bu iş için metal dedektör kullanılmaz, bazı özel ultrason cihazları beton içindeki donatı yerlerini tesbit edebilir ancak çelik kalitesini belirleyemez. En sağlıklı yöntem betonun kabuk kısmını kırıp içerideki demirlere bakmaktır. Daha sonra burası sıvanabilir ve herhangi bir sorun oluşturmaz.
7. Bi......
>> Makaleninin tamamını görebilmek için üye olmalısınız. |